Şeker pancarının son üreticileri zorda…

26.12.2022

Dünyada kaliteli şeker pancarının en çok yetiştiği ülkelerin başında gelen Türkiye, şekeri artık dışardan alıyor. Son şeker pancarı üreticisi çiftçiler, uygulanan kota, yetersiz teşvik, artan girdi maliyetleri ve düşük fiyat nedeniyle zorlanıyor. Van’daki Havasor Ovası’ndaki şeker pancarı üreticileri, sulama suyu ihtiyacı karşılanmadığı için zor bir hasat dönemi geçiriyor. Çiftçiler, sorunlarına çözüm bulunmazsa üretime son vermek zorunda kalacaklarına dikkat çekiyorlar.

Mehmet Dursun

Şeker pancarı, özellikle karasal iklimin etkili olduğu bölgelerde çok iyi yetişebilen ve karasal iklimin yoğunluğuna göre de şeker oranın aynı paralelde yükselen bir ürün. Coğrafik özelliklerinin uygunluğu nedeniyle bir dönem için Türkiye, dünyada kaliteli şeker pancarının en çok yetiştiği ülkelerden biriydi. Karasal iklimin yoğun olduğu bölgelerden biri olan Doğu Anadolu Bölgesi’nde Van, Ağrı, Bitlis, Muş, Kars, Erzurum illeri şeker pancarının en çok üretildiği illerin başında geliyordu. Ancak uygun iklim ve yoğun çiftçinin yoğun üretme talebine rağmen Türkiye, son dönemlerde uygulanan yanlış tarım politikaları nedeniyle, şekeri dışardan alır hale geldi. Devletin uyguladığı kota sistemi, teşviklerin kaldırılması, kantar sayılarının azaltılması, düşük fiyatlı alımlar neticesinde birçok ilde, çiftçilerin yüzde doksanı kimi yerlerde hepsi şeker pancarı üreticiliğine son verdi. Türkiye’de şeker pancarı üreticiliği yapan çiftçilerin sayısı yüzde 60-70 varan bir oranda azalırken, bazı illerde neredeyse artık ekilmez oldu.

Doğu Anadolu Bölgesi’nin önemli sulak tarım ovalarından biri olan Van’ın Gürpınar ilçesindeki Havasor Ovası’nda da bir dönem on binlerce çiftçi, şeker pancarı üretirken on yıl önce neredeyse hepsi üretimi bıraktı. Son iki yıldır şeker fabrikasının vaatleri doğrultusunda bazı çiftçiler, üreticiliğe yeniden başlarken yaşadıkları sorunlar nedeniyle, şeker pancarı ektiklerine pişman olurken sorunları çözülmezse bir daha ekmemek üzere bırakacaklarını söylüyorlar.

 

Su var, kontrollü dağıtım yok

Gürpınar ilçesinde bulunan ve Doğu Anadolu’nun en kaliteli şeker pancarı üretiminin yapıldığı Havasor Ovası’nın sulama suyu ihtiyacı, Hoşap Çayı üzerine kurulan Zernek Barajı’ndan karşılanıyor. Sulak alan dışında yetişmesi mümkün olmayan şeker pancarı, özellikle gelişim döneminde daha çok suya ihtiyaç duyuyor.

Havasor Ovası’nda şeker pancarı üreticiliği yapan Musa Sertkal, Devlet Su İşleri’nin (DSİ) sulama suyunu kontrol edememesinden kaynaklı büyük bir mağduriyet yaşadıklarını anlattı. Yoğun yağışla Zernek Barajı’nın yüzde doksan doluluk oranına geldiğini söyleyen Sertkal, suyun denetimi ve kontrollü dağıtımı noktasında DSİ yetkililerinin yeteri kadar özen göstermemesi nedeniyle yaz ortasında bir aya yakın sulama suyunun kesildiğini açıkladı. Şeker pancarının özellikle temmuz-ağustos aylarında verilen sulama suyu ile daha da geliştiğini ve verimli hale geldiğini bilgisini paylaşan Sertkal, su olmadığı için sulama yapamadıklarından pancarlarının büyük bir bölümünün havuç büyüklüğünde kaldığını belirtti.

Su kesildi, kota doldurulamadı, ceza kesilecek
Türkiye’de şeker pancarı üretimi yapan çiftçiler, belli bir kota sistemine tabi tutuluyor. Bu kota sistemi, ilkbaharda tarlasına pancar tohumunu atan çiftçiden, hasat döneminde kaç ton pancar teslim edeceğini önceden tahmin edip resmi olarak bildirmesi isteniyor.
Çiftçi Sertkal, ilkbaharda yağışların yoğunluğu ve barajın doluluk oranının yanı sıra arazilerinin verimliliğini hesaplayıp 150 dönüm tarla için 700 ton pancar yazdıklarını bildirdi. Dönüm başı normalde en az 6 ton şeker pancarı üretiminin yaptıklarını anımsatan Sertkal, yaz ortasında DSİ’nin suyu kesmesinden dolayı kimsenin kendilerine verilen kotayı dolduramayacaklarına işaret etti. Kota sisteminin çiftçiye “resmen zulüm” olduğunu vurgulayan Sertkal, yaşadıklarını şöyle anlattı:
“Bizim en önemli geçim kaynağımız, toprağımızdan ürettiğimiz ürünümüz şeker pancarıdır. Bir dönem aynen böyle kota, düşük fiyat uygulamalarıyla şeker pancarı üreticiliğini bitirdiler. Koskoca ovada tek bir kişi ekmedi on yıl boyunca. Sonra bizi ekmeye teşvik ettiler ama yine kota koydular. Kotayı da sulama suyu olmayınca dolduramadık. Suçlu biz değiliz. Suçlu, suyu çiftçiye aktaramayan, şeker pancarının gelişim döneminde susuz kalmasına neden olanlardır.”
Kota doldurulmadığı için çeşitli cezai işlemlere tabi tutulduklarına dikkat çeken Sertkal, kota dolmayınca taban fiyattan ürün alınıyor, prim, teşvik gibi desteklerden mahrum bırakıldıklarının altını çizdi.
Uygulanan fiyat tarifesi ve teşvikler, yetersiz 

1990’lı yıllarda Havasor Ovası’nda çiftçilerin üretimine başladığı şeker pancarı üretiminin 2007 yılında tek bir kişinin ekemeyeceği şekilde bittiğini anımsatan üretici Musa Serkan, bunun sorumlusunun resmi yetkililer olduğunu iddia etti. Kota ve düşük fiyat uygulaması nedeniyle 2007’de biten şeker pancarı üreticiliğinin 13 yıl aradan sonra yeniden ekildiğini aktaran Serkan, ancak her gün artan girdi maliyetleri, sulama suyunun yeterli olmaması, teşviklerin yetersiz kalması ve 1400 TL olarak uygulanan fiyatın yetersizliğinden dolayı üretimin bırakmasına neden olacağı uyarısı yaptı.

Van ili sınırları içinde ekilen şeker pancarı, Erciş ilçesinde bulunan devlete bağlı şeker fabrikasına götürülerek orada işleniyor. Önceki dönemlerde şeker pancarının yetiştirildiği her ilçede bir kantar konularak hem çiftçinin işi kolaylaştırılır hem de şeker pancarının sıvı kaybı yaşamadan fabrikaya götürülüp işlenmesi sağlanırdı. Şu an, Gürpınar’daki şeker fabrikasına ait kantar ve istif sahası olmadığı bilgisi veren Musa Serkan, bu nedenle şeker pancarını Erciş ya da Gevaş ilçelerine götürmek zorunda kaldıklarını bildirdi. Erciş’in kendilerine 130 km, Gevaş’ın da 40 km uzak olduğunu söyleyen Serkan, nakliye masraflarının altında ezildiklerini söyledi.

Önlem alınmazsa üretime yeniden son verilir 

Havasor’da şeker pancarı üreticiliği yapan Yılmaz Gülmez de durumdan şikâyetçi. 1989’da Erciş’te şeker fabrikasının kurulmasıyla, Van’ın neredeyse tüm ilçeleri ve köylerinde şeker pancarı üreticiliğinin yapıldığını söyleyen Gülmez, yanlış tarım politikaları yüzünden 2007’den sonra Van’da, Erciş ilçesi de dahil artık kimsenin şeker pancarı ekmediği, ekemediğini anlattı. Sanayi tesislerden yoksun bölgede, insanların tarım ve hayvancılık haricinde geçim kaynaklarının olmadığına dikkat çeken Gülmez, devletin uyguladığı kota sistemi, ilçede kantar olmaması, şeker pancarına biçilen fiyatın çok düşük olması, artan girdi maliyetleri ile beraber yükselen tohum, gübre, mazot giderleri karşısında çiftçinin çaresiz kaldığının altını çizdi. Gülmez, müdahale edilmediği takdirde şeker pancarı üreticilerinin önceki yıllarda olduğu gibi, tek geçim kaynaklarını kaybedeceklerini ve yeniden üretime son vereceklerini söyledi.