Sıklıkla duyulan ve Türkçeye, “hayalete dönüşme” olarak çevrilen “ghosting”e maruz kalan bir çalışan, ne yapabilir, ne gibi hakları var? Olayın durumuna göre çalışanın, iş akdini fesih, ihbar ve kıdem tazminatı isteme hatta işe iadesi hakkı olabilir…
EDA NARİN / İSTANBUL
İşveren tarafından çalışanın maruz bırakıldığı şiddet, kişilerarası paylaşımın artması, çalışanların maruz bırakıldıklarını tanımlamaları ve sosyal medyadan duyurulması nedeniyle daha görünür oluyor. Fiziksel şiddet ve hak gasplarının yanı sıra birçok çalışanın en çok şikâyetçi olduğu konu, psikolojik şiddet ve bunun çeşitleri. Psikolojik şiddet deyince akla ilk gelen “mobbing” olsa da son zamanlarda, “ghosting” terimi de sıkça duyulmaya başlandı.
“Ghosting”, daha çok Y kuşağının sosyal medyada gösterdiği iletişimi “aniden bloklama” olarak da tanımlanıyor. “Bir anda karşıdaki kişiyle iletişimine, duvar örüp, ortadan kaybolma, iletişimsizliğe bürünme, kopma ya da iletişim için karşıdaki kişiyi engelleme” anlamına gelen ghosting, Türkçeye “hayalete dönüşme” olarak çevriliyor. Yeni bir kavram olmasına karşın, iş hayatında da sık sık farklı örneklerle “ghosting” görülüyor.
İş hayatında“ghosting”e uğrayan bir çalışanın, ne gibi hakları olduğunu, neler yapabileceğini Avukat Eren Can ile konuştuk. İsmini vermek istemeyen bir kaynağımız ise yaşadıklarını ve neler hissettiğini anlattı.
Avukat Can, somut olaya göre işçinin, iş akdini haklı fesih hakkı olabileceğini, ihbar ve kıdem tazminatı talep edebileceğini hatta işe iade davası da açabileceğini açıkladı.
Çalışma hayatında çalışanın maruz bırakıldığı ghostinge karşı hukuki olarak başvuracağı yollar var mıdır?
İş hayatında ghostingi, aslında “mobbingin bir aparatı” olarak tanımlayabiliriz. İşçi yok sayıldığında, ona karşı bir duvar örüldüğünde, iletişim kesildiğinde işyerinde psikolojik baskıya maruz kaldığını savunabiliriz. Hukuki yol bakımından incelediğimizde, İş Kanunu açısından doğrudan bir yere oturtamasak da somut olayın durumuna göre, işçiye iş akdini haklı fesih hakkı verebilecek bir durum olarak değerlendirilebilir.
Eğer ghosting nedeniyle bir çalışan, işverene dava açmak isterse bunun hukuki dayanağı nedir? Hangi kapsamda dava açabilir?
Bu durumda mobbing nedeniyle, manevi tazminat talep edilebilir. Mobbing kavramının yasal dayanağı, Borçlar Kanunu madde 417’de, “İşveren, hizmet ilişkisinde işçinin kişiliğini korumak ve saygı göstermek ve işyerinde dürüstlük ilkelerine uygun bir düzeni sağlamakla, özellikle işçilerin psikolojik ve cinsel tacize uğramamaları ve bu tür tacizlere uğramış olanların daha fazla zarar görmemeleri için gerekli önlemleri almakla yükümlüdür” şeklindeki düzenlemedir.
Ayrıca biraz önce de söylediğim gibi, somut olayın durumuna göre, iş akdini haklı feshederek çalışma süresi 1 yıldan fazla ise kıdem tazminatı talep edebilir.
İşverenin haklı bir neden olmadan ve ihbar süresini beklemeden aniden iş akdini feshettiği durumlarda ise işçi, ihbar ve kıdem tazminatı talep edebileceği gibi yasal şartların gerçekleşmesi halinde işe iade davası da açabilir.
Öte yandan çalışma hayatındaki ghosting tartışmalarında çalışanın işverene ghosting uyguladığı durumlar da makalelerde yer almaya başladı. İşçinin işe girdikten sonra bir anda “hayalete” dönmesi ve işverenin çalışana ulaşamaması durumu olarak örneklendiriliyor. Bu gibi durumlarda işverenin herhangi bir hakkı var mıdır?
İş Kanunu, işçinin işi aniden bırakması durumunda, ihbar süresine uyulmadığı için ihbar tazminatı ödenmesini öngörmüştür. Çalışanın haber vermeden ve ihbar süresini beklemeden, iş sözleşmesini feshettiği bir durumda çalışandan kıdemine göre belirlenecek ilgili ihbar süresine göre işveren, ihbar tazminatı talep edebilecektir.
“Başa çıkma yöntemini bulana kadar…”
Aktif iş hayatları devam ettiği için ismini vermek istemeyen bir kaynağımız, birçok kez işveren ghostingine maruz bırakıldığını bildirerek şunları söyledi:
“Ghostingler, genellikle işe dair problemleri işverenime, üstüme dile getirdikten sonra gerçekleşti. Sorunları dile getirdim diye hoyrat bir biçimde yok sayıldım. Mecburi diyalogda olmam gereken kişi, aynı departman içerisinde adeta yokmuşum gibi davrandı bana. Ve bu durum tarafımdan bir konuşma talep edene kadar devam etti.”
Yaşadığı durumun “ghosting” olduğunu, tam anlamıyla kendini “hayalet” gibi hissettiğinde anladığını belirten kaynağımız, “O süreçte, mecburi diyalogların hepsi sonlandı. Aynı odadasın ama seni muhatap alan yok. Soru soruyorsun, cevap alamıyorsun. Ghosting, bana kendimi inanılmaz derecede ‘yıkık’ hissettirdi. İş motivasyonum düştü, demoralize oldum. İster istemez işte yaşanan bu sıkıntı, hayatımın diğer alanlarına da yansımaya başladı. Başa çıkma yöntemini bulana kadar kendimi baskılanmış, ufacık, minicik kalmış hissettim” şeklinde anlattı yaşadıklarını.
24 Saat gazetesinin PDF dosyasını indirmek için tıklayınız