Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nde öğrenciler, özellikle ulaşımdan yana zorluklar yaşıyor. Kalabalık nedeniyle zor ve sağlıksız koşullarda yolculuk yapan öğrenciler, mağduriyetlerinin salgınla daha da arttığından yakındı. Ulaşım ücretlerini yüksek, toplu taşımdaki araç sayısını ve denetimleri yetersiz bulan öğrenciler, yetkililerden çözüm bekliyor.
FURKAN TUNÇDEMİR / VAN
Geçtiğimiz aylarda yemek fiyatları ve sağlıksız yemekler konusunda sıklıkla gündeme gelen Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ), toplu taşımada da sıkıntılarla karşı karşıya… Şehir merkezine 15 Km uzaklıktaki Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Yerleşkesinde aynı zamanda Van YYÜ Dursun Odabaş Tıp Merkezi’nin de faaliyet yürütmesi nedeniyle özellikle toplu taşıma araçlarında yolcu yoğunluğu yaşanıyor.
24 Saat Gazetesi’ne konuşan YYÜ öğrencisi Asım Ürgün, yıllardır bu güzergâhta sorun yaşandığını söyledi. Kalabalık nedeniyle zor ve sağlıksız koşullarda yolculuk yapmak zorunda kaldıklarını belirten Ürgün, “Günün belirli saatlerinde duraklarda uzun kuyruklar oluşuyor. Yol üstünde beklediğimizde de tıka basa dolu araçlarla karşılaşıyoruz. Tabii, yolcuların bir kısmını hastaneye gidenler oluşturuyor” dedi.
Özellikle hastaneye gidip gelen bir kısmın insanın yaşlı oluğunu, yaşlı ve öğrencilerin aynı toplu taşım aracını kullandığına işaret eden Ürgün, bunun salgın şartlarında çok ağır sonuçlar doğurabileceğine dikkat çekti.
Yetersiz araç sayısına çözüm bulunmalı…
Zor şartlarda okula ulaşmaya çalışırken çoğu kez derslere de geç kaldığını aktaran Ürgün, “Araçların kalktığı yerden uzak bir yerde yaşıyorum. Yol üstünde araca binmek zorundayım. Ama boş veya binmeye müsait bir araç gelene kadar çok zaman geçiyor. Okula geç gittiğimiz için hem derslerden geri kalıyoruz, hem de devamsızlık sorunu yaşıyoruz” diye konuştu. Toplu taşımada araç sayısının yetersizliğinin altını çizen Ürgün, yetkililerin bir an önce buna çözüm bulmasını istedi.
Denetimler yetersiz
YYÜ öğrencilerinden Ruken Tekin ise, toplu taşım araçlarına kapasitelerinin üzerinde yolcu alınmasıyla oluşan kalabalıktan dolayı birçok kadının zor durumda kaldığını, hatta tacize maruz kaldığını anlattı. Tacizcilerin, araçtaki kalabalığın arkasına gizlenerek tacizlerini örtbas ettiklerini kaydeden Tekin, bazı kadınların buna ses çıkaramadığını dile getirip “Kişisel alanın ihlali de başlı başına bir tacizdir. Bunun karşısında sessiz kalındıkça sorunlar devam edecektir” vurgusu yaptı.
Ulaşım ücretlerinin öğrenciler için yüksek olduğunu, muhatap bulmakta zorluk yaşadıklarını belirten Tekin, yaşadıkları diğer sıkıntıları ise şöyle sıraladı:
“Bazen şoförlerin birbirleri ile yarıştıklarına şahit oluyoruz. Bazen de dolu olan aracı daha da doldurmaya çalışıyorlar. Denetimler yetersiz. Dönemsel olarak denetimler yapılsa da kalıcı bir etkisi olmuyor. Masa başında sorunların çözülmediğini yıllardır görüyoruz, çözüm noktasında öğrencilerden fikir alınabilir.”
24 Saat gazetesinin PDF dosyasını indirmek için tıklayınız.