5

Doğal afette bağımsız gazeteci olmak

Kapak fotoğrafı: Serdar Özsoy

Temmuz sonunda başlayıp yaklaşık iki hafta 53 ilde süren yangın bölgelerinde görev yapan basın emekçileri, birçok zorlukla karşılaştı. Yangınların sürdüğü dönem ve sonrasında, bağımsız çalışan birçok gazeteci, kendi olanaklarıyla haber üretti. Bağımsız gazetecilik yapanlar, üzerlerindeki baskının ortadan kalktığı, daha bağımsız ve özgür yayıncılık yaptıklarını vurguladılar. 

METİN YOKSU / MUĞLA

Türkiye’de Antalya Manavgat ile Muğla’nın Milas ilçeleri başta olmak üzere 53 il genelinde 28 Temmuz’da 270 orman yangını meydana geldi. Toplamda 15 gün kadar süren orman yangınlarında 8 kişi hayatını kaybederken binlerce canlı ise hayatını yangında kaybetti. Sadece Antalya’nın Manavgat ilçesinde en az 60 bin hektarlık alan küle dönerken Marmaris, Milas başta olmak üzere Türkiye’nin çam ormanları yandı, eko sistem büyük zarar gördü. Yangınların sürdüğü dönem ve sonrasında, onlarca gazeteci haber merkezlerinin yönlendirmesi ile bölgeye giderken serbest ve bağımsız çalışan birçok gazeteci de kendi olanaklarıyla yangın bölgesine ulaşıp haber üretmeye çalıştı.

Yangın bölgesinde görev yapan tüm basın emekçileri, sahada bin bir zorlukla çalışmalarını sürdürdü. Örneğin FOX Haber ekibi yangın bölgesinde mahsur kaldığında onları kurtarmaya giden Milas Belediyesi ekipleri de bir süre mahsur kaldıktan sonra bölgeden çıkabildi. Milas’ın Ören Yalı Sahili’nde kalacak yerleri olmadığı ve yorgun düştükleri için plajda uyuyan, isimlerinin basında yer almasını istemeyen iki foto muhabiri, gece saatlerinde silahlı kişilerce tehdit edilip hakarete uğradı.  Ayrıca Halk TV’nin canlı yayını basıldı, bazen de Anadolu Ajansı, TRT ve CNN dışında kalan yayın kuruluşlarına akreditasyon uygulaması yapıldı. Hatta termik santrale alevlerin ulaştığı ilk gece Marmaris- Milas yolunun Muğla girişinde siviller tarafından yol kapatılarak GBT uygulaması yapılmak istendi ve yangın bölgesine gitmeye çalışan gazetecilere de basın kartı soruldu. Ancak hem bu uygulamanın gazetecilerce kayda alınması hem de vatandaşların tepkileri sonucu yol açıldı.


Fotoğraf: Serdar Özsoy

Bağımsız gazetecilik, haber üzerine olan baskıyı kaldırıyor

Tüm zorluklara rağmen basın emekçileri haber üretmeye çalışırken, basın-yayın kuruluşlarının bölgede görev yapan muhabirlerin az sayıda olması da bir diğer zorluk idi. Bu nedenle merkezleri büyük kentlerde olan basın kuruluşları bölgeye muhabir yönlendirmek zorunda kaldı.

Diğer taraftan bağımsız çalışan muhabirler de kendi imkânları ve okuyucularının destekleriyle bölgeye gidip haber üretti. Siirt’ten Yusuf Elik, Ankara’dan deneyimli foto muhabir Serdar Özsoy ve İstanbul’dan Şule Aydın, yangın bölgesinden haber üreten bağımsız gazetecilerden birkaçı. Özsoy ve Aydın ile doğal afetleri izleyen bağımsız gazeteci olarak gözlemleri ve çalışmalarını konuşup değerlendirmelerini aldık.

Çeşitli basın yayın kuruluşlarında uzun bir dönem çalışan deneyimli gazetecilerden Şule Aydın, üç ayı aşkın süredir sosyal medya üzerinden bağımsız habercilik yapıyor. YouTube üzerinden “Şule Aydın” (https://www.youtube.com/channel/UCYT-ywSiWtPK_lf-dM-Kp9A ) adıyla açtığı kanalında gazetecilik faaliyetini sürdüren Aydın, “Boyun eğmeyen haberciliği birlikte büyütmek için sansürsüz” konuşalım sloganıyla çalışmalarına devam ediyor.

Aydın, yangını masa başından gazetelerin ve ajansların geçtiği haberlerden değil bizzat okuyucu desteklerini arkasına alarak Antalya’nın Manavgat ilçesine gidip yangını yerinde gözlemleyerek haberler üretti. Yeni medyanın araçlarından olan telefonunu kullanarak insanlara dokunan ve insanların hikâyesini aktaran Aydın, “İnsanlar yangın bölgesinde konuşmak istiyor. Bir felaket yaşamış, bırakın sadece basına konuşmayı önce olayı birine anlatmak, rahatlamak, üzerindeki o şoku atlatmak derdinde. Bunu sahada çok net gördüm” diyerek gözlemlerini anlattı.

Türkiye’de işsiz kalan birçok gazetecinin YouTube kanallarına yöneldiğini belirten Aydın, sahaya dokunan muhabir ve gazeteci sayılarında gözle görünür düşüklük yaşandığına dikkat çekti. 


Şule Aydın

Yaşanan yangınların, gazetecilerin neden sahada olması gerektiğini gösterdiğini, afet gibi olaylarda bağımsız gazeteciliğin ve sahada çalışan gazetecilerin önemini ortaya çıkardığını vurgulayan Aydın, yaşadıklarını, karşılaştıkları sorunlara ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı:

“İktidar medyası haberi bir pencereden verirken muhalifler tarafından fonlanan, bir şekilde aynı cephede duran anlayış ise haberi, iktidar karşıtlığı üzerine kuruyor. Bağımsız gazetecilik ise haber üzerine olan baskıyı ortadan kaldırıyor. Sahada bunu net olarak görebildik. Örneğin, hava söndürme araçlarının sorumluluğunun devlette-iktidarda olduğunun gösterilmesi gerekli. Tamam, tüm imkânsızlıklara rağmen itfaiye ekipleri büyük emek verdi ama yerel itfaiye birimlerinin koruyucu ekipman eksikliği, plansızlığı ile köylerdeki insan ve hayvanların tahliyelerinde belediyelerin yeteri kadar organize olamadığı da gösterilmeli. Eğer siz, sadece okuyucu tarafından destekleniyorsanız, bu kaygılar, habere olan baskı çok net ortadan kalkıyor. Daha bağımsız, daha özgür bir yayıncılık yapabiliyorsunuz. Konuk alma, görüş haberciliği ve insana dokunacak hikâyelerini de çekmek gerekiyor. Fakat bir kameraman, bir muhabir, bir montajcınız yok ise zorlanıyorsunuz. Kimi gazeteciler, bunların hepsini bir arada yapıyor.

Aslında, ‘Yangın gibi afetler olmasın biz de haber yapmayalım’ diyoruz ama maalesef afetler devam ediyor. İşte tam da burada bağımsız gazetecilerin sahaya inmesi önemli. Onlar, bir şekilde insana dokunacak haberler çıkararak daha gerçekçi ve olanları en çarpıcı şekilde kamuoyuna ulaştırıyorlar.  Elbette bunların gerçek anlamda olması tabii ki zaman alacak. Okuyucu destekli gazeteciliğin bu anlamıyla büyümesi çok ama çok önemli.”

Aydın’ın çektiği “Manavgat’ta evi yanan kadının isyanı” başlıklı haberinin yüzbinlerce izlenme alması (https://www.youtube.com/watch?v=uVJ_mjUzKW4&t=14s) dediklerini doğrular nitelikte bir kanıt olarak tarihe not düşülüyor.


Fotoğaf: Şule Aydın

“Buzu ilk kıranlar arasındayız”

Yılların tecrübeli foto-muhabirlerinden Serdar Özsoy, bağımsız-serbest çalışan gazetecilerden biri olarak yangının ilk günlerinde okurdan aldığı destek ile sahaya inen tek gazeteci. Çeşitli kaygılarla sahaya indiğinin altını çizen Özsoy, kurumsal bir kimlikle sahada olmanın haber kaynaklarına yaklaşmada çeşitli kolaylıkları olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Türkiye’de kutuplaşan ve değişen medya nedeniyle artık bu durum değişmeye başladı. İlk kez sahadayken, insanlar sorduklarına ‘Serbest gazeteciyim, bağımsız çalışıyorum’ dediğimde insanlardan daha fazla bir samimiyet ile karşılaştım. Çünkü insanlar size dertlerini anlatırken arada kimsenin olmadığını biliyor. Söylediğinin herhangi bir değişikliğe ve sansüre girmeyeceğinin farkına varıyor. Bu yüzden de artık siz ve kişi baş başa kalıyorsunuz. Soru sormadan, yönlendirmeden, doğal bir akış içerisinde her şeyi size anlatıyorlar. Doğru olan da bu değil midir?”


Serdar Özsoy

Bugüne kadar yaklaşık 626 video ile YouTube yüklediği foto muhabir anıları ile de üretkenliğini ortaya koyan Özsoy, sahada insan hikâyelerini de okuyucu destekleri ile toplamaya başlayarak sahanın ne kadar önemli olduğuna işaret ediyor. Daha gerçekçi, halkı esas alan gazeteciliğin okuyucu tarafından finanse edilmesinin önemine dikkat çeken Özsoy, sözlerini şöyle tamamladı:

“Bugün bizler, aslında Türkiye’de zor olan bir gazetecilik anlayışını geliştirmek için çabalıyoruz. Karlı zeminde yol açmak önemli bir şey ama aynı zamanda da çok zor. Bizler, buzu ilk kıranlar arasındayız. Yaptığımızın ne kadar zor olduğunu biliyoruz. Zamanla bu tarz gelişecek ve okuyucu sayesinde bağımsız gazeteciler de artacak. Elbette okuyucusu bizim gibi düşük gelire sahip ülkede, bu çok zor ama yapılan işlere değer veren çok sayıda okuyucu var. Çünkü kaliteli içerik ve gerçeği görmek istiyorlar. Kıt kanaat verilen destekler, bizim omuzlarımıza daha gerçekçi, daha doğru ve nitelikli haber üretme kaygısını yüklüyor. Bunun dışında bir kaygımız olduğunu düşünmüyorum.”

Özsoy, yangın bölgesinde ürettiği içeriği, kendi adı ile açtığı YouTube kanalında yayınladı. https://www.youtube.com/user/soydarank

24 Saat gazetesinin PDF dosyasını indirmek için tıklayınız.